22 Temmuz seçim öncesi başlayan terör;  vahşetini Beşağaç köyü, İzmir  Buca’dan sonra  Şırnak’ta gösterdi. Terör; 15 askerimizin öldürülmesi, İstanbul Avcılar’da patlayan bomba ile giderek tırmanmaya başladı.

“Gücün terörünü ve terörün gücünü”  kendilerine siyasi rehber edinenler, siyasi emellerine varmak için;  en yüce değer olan yaşam hakkını yok ederek toplumda korku ve panik yaratmaya çalışıyorlar.

Korku, panik ve sindirme üzerinde kurgulanan bu hastalıklı siyasi zihniyet,  bugüne kadar insanlarımıza gözyaşı ve acıdan başka bir şey vermedi.   

Artık anaların gözyaşı dinmeli. Yüreğinde birazcık “insanlık”  taşıyanlar; bu toplumu bu ülkeyi nereye götürdüklerini,  ne yaptıklarını ne kazandıklarını ne kaybettiklerini görmeli.

Bu ülkede onuru ile özgürce, barış içerisinde yaşamak isteyenler artık susmaktan vazgeçmeli. Anadolu topraklarında yüzyıllardır birlikte yaşayan, Türkiye Cumhuriyetini birlikte kuran bizler;  bu kör şiddete tapanlara, şiddeti yaşamlarının, siyasi emellerinin amentüsü olarak görenlere karşı sesimizi yükseltmeliyiz.

Evimizde, sokağımızda, şehrimizde, ülkemizde;  özgürlüğün, kardeşliğin, barışın ve demokrasinin egemen olduğu, insanın değerli, insanlık değerlerinin hayatımızın ayrılmaz bir parçası olduğu Türkiye sevdamızdan asla vazgeçmeyeceğiz.

Bu insanlık dışı saldırıların bir an önce son bulmasını, şartsız ve koşulsuz olarak silahların susmasını bir kez daha kamuoyuna duyururuz.


TÜRK DİŞHEKİMLERİ BİRLİĞİ