SAĞLIK UYGULAMA TEBLİĞİ: UYGULAMALAR, DAVALAR, KARARLAR
Toplumun hemen tümünü kapsamına alan ve sağlık güvencesi sağlaması gereken Sosyal Güvenlik Kurumu, çıkardığı düzenlemelerle ağız ve diş sağlığı hizmetlerine erişimi engellemektedir. Türk Dişhekimleri Birliği ise Anayasa’nın 135. maddesine göre çıkartılan yasayla kendisine verilen “…diş hekimliği mesleğine mensup olanların müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, meslekî faaliyetlerini kolaylaştırmak, bu mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak…” görevleri bağlamında, söz konusu düzenlemelerin hukuki süreçlerde denetlenmesine çalışmaktadır. Bir kısım kurallar ve onlarla ilgili yargı kararları aşağıda paylaşılmıştır.
Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından çıkartılan 2007 yılı Sağlık Uygulama Tebliği’nin ağız diş sağlığı hizmetine erişimi kısıtlayan hükümlerinin iptali için Türk Dişhekimleri Birliği tarafından açılan davada Danıştay 10. Daire tarafından “Serbest diş hekimliklerine veya kurumla sözleşmesi olmayan sağlık kurum ve kuruluşlarına yapılması öngörülen sevk, tedavinin zamanında ve gereği gibi yapılamayacak olmasının bir sonucudur. Bu itibarla, kurumla sözleşmesi olmayan diş hekimliklerine, resmi özel kurum ve kuruluşlarına sevk ile başlayan süreç hastaların tercihi ile gerçekleşen bir süreç olmayıp, bir zorunluluktan, iyileşme için belirlenen ve gerekli olan sürede diş tedavisinin yapılamayacak olmasından kaynaklanmaktadır” gerekçesiyle yürütmenin durdurulması ve iptal kararı vermişti. (Danıştay 10. Daire 2008/7970 E. 2011/833 K.) Kararın SGK tarafından temyizi üzerine, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu da hastaların sevk sebebiyle ek yükümlülüğe tabi tutulmalarını hukuka aykırı bularak Danıştay 10. Daire Kararının onanmasına oybirliğiyle karar verdi. (Danıştay İDDK 2011/1778 E. 2014/2681 K.)
Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından çıkartılan 2008 yılı Sağlık Uygulama Tebliği’nde de hukuka aykırılık devam ettirildiğinden Türk Dişhekimleri Birliği tarafından açılan iptal davasın da Danıştay 10. Dairesi yine söz konusu düzenlemelerin hukuka uygun olmadığına karar verdi. (Konuyla ilgili haber için tıklayınız)
Bunun üzerine SGK yayımladığı 2009/110 sayılı Genelge ile düzenleme yapmıştır. Ancak bu düzenleme de Birliğimiz tarafından açılan davada Danıştay 10. Dairesi 2009/11954 E. sayılı kararla yürütmesinin durdurulmasına karar vermiştir. Danıştay 15. Dairesinin 2013/2778 E. ve 2014/2152 K. sayılı kararla söz konusu Genelge’nin 5-15 yaş arasındaki çocukların sağlık hizmetine erişmesinde süre beklenmeksizin sevk yapılabileceğine ilişkin hükmün yürürlükten kaldırılması da hukuka aykırı bulunmuştur. Böylece Genelge’nin dava konusu yapılan hastaların sevki için sağlık kurulu raporu istenmesi, hastanın sevk edilebilmesi için tedavinin niteliğine göre 60-90-180 gün içinde tedaviye başlanılamayacak olmasının ve 5-15 yaş arası çocukların da sevk için bu sürelere tabi tutulmaları hukuka aykırı bulunarak iptal edilmiştir. (Danıştay 15. Dairesinin 2013/2778 E. ve 2014/2152 K.)
Bu karardan sonra SGK tarafından, anılan kararın gereği olduğu belirtilen 2010/41 sayılı Genelge yayınlanmıştır. Ancak ne yazık ki, 2010/41 sayılı Genelge, Danıştay Kararında belirtilen hususları karşılamadığından, sevkin ancak Sağlık Bakanlığına bağlı ADSM’lerden yapılacağı belirtildiğinden, bu Genelge’nin de iptali istenmiştir. Danıştay 15. Dairede 2013/2969 E. sayılı olarak görülen bu davada henüz karar verilmemiştir.
2013 yılında yayınlanan Sağlık Uygulama Tebliğinde hastanın diş tedavisine ilişkin sevkin bütün kamu sağlık tesislerinden yapılmasını engelleyen, 5-15 yaş arasındaki çocukların ağız diş sağlığı hizmetine erişimini kolaylaştıran herhangi bir hükme yer vermeyen ve sevk halinde de ödenecek tutarı “tedavinin yapıldığı ilde o işlem için fatura edilen en düşük fatura tutarı” şeklinde belirsizleştiren hükümlerin iptali istenmiştir. Danıştay 15. Dairesinde 2013/8373 E. sayılı olarak görülen davada tedavi ücretinin SGK tarafından ödenecek kısmıyla ilgili olarak 10/12/2013 tarihinde yürütmenin durdurulmasına karar verilmişti. (Danıştay 15. Dairesinde 2013/8373 E. sayılı YD kararı) Bu Karar’a, SGK ve TDB’nin itirazı üzerine Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunda yapılan inceleme sonucunda SGK’nın itirazının reddine karar verilmiş; TDB’nin itirazının kısmen kabulüyle sevk yapabilecek sağlık kuruluşlarının sadece Sağlık Bakanlığına bağlı ADSM ve diş hastaneleriyle sınırlandırılmasına ilişkin hüküm de hukuka aykırı bulunarak yürütmesi durdurulmuştur. (Danıştay İDDK 2014/312 sayılı YD İtiraz Kararı)
Bütün bu kararlar sonrasında; 25/7/2014 tarihinde SGK tarafından Sağlık Uygulama Tebliğinde yapılan değişiklikte özel sağlık kuruluşlarına sevkin bütünüyle ortadan kaldırılması, özürlülerin özel sağlık kuruluşlarına ancak kurul raporuyla sevk edilebilmeleri ve özel sağlık kuruluşlarında özürlülere verilen sağlık hizmeti bedelinin çok düşük belirlenmiş olması Türk Dişhekimleri Birliği tarafından iptal davasına konu edilmiştir. Bu davada da yürütmenin durdurulmasına karar verilmiştir. (Danıştay 15. Dairesinin 2014/7213 sayılı kararı)