07.03.2011

Bireylerin, yaşam hakkında doğru kararlar verebilmesi için eksiksiz ve çarpıtılmamış bilgiye ihtiyacı vardır. Bizim ülkemizde ise bir yandan demokrasiden söz edilirken, diğer yandan baskıcı yönetim anlayışı tüm toplum kesimlerine ayrımsız uygulanmıştır.

Ülkemizde demokrasi, yönetenler tarafından sürekli dillendirilmekle beraber içi boşaltılarak insanların günlük yaşamlarından uzak tutulmuştur. Bu yönetim anlayışı bir an önce değişmelidir. Demokrasinin temel bileşenlerinden bir tanesi hukuktur. Hukuk devleti olmadan demokrasi olmaz. Hayatın kendisi de göstermektedir ki, hukuka ve korunmaya herkesin ihtiyacı vardır.

Bu ülkede hiçbir suç cezasız kalmamalı hiçbir kurum kendisine verilmiş görevin dışında bir misyon yüklenmemelidir. Öte yandan, soruşturmalar bir an önce sonuçlandırılmalı; gözaltı ve tutuklama önlemlerinin ölçüsüz kullanılmasıyla yaratılan kuşku ve kaygı ortamına son verilmeli, şahısların özel yaşamlarına ve iletişim özgürlüğüne saygı gösterilmelidir.

Bizler artık korkutan devletle değil, insanları dişinden tırnağına kadar koruyan bir devlete güvenerek yaşamak istiyoruz.

Bu çerçevede, haber alma özgürlüğümüzün temsilcisi olan basın mensuplarına uygulanan bu sindirme operasyonlarını, demokratik bir Türkiye’ye ulaşma çabasını bütünüyle sekteye uğratacak bir olgu olarak değerlendiriyor; yargılamaların çağdaş niteliklere uygunluğunun bir an önce sağlanmasını istiyoruz.

TÜRK DİŞHEKİMLERİ BİRLİĞİ