YENİ DİŞHEKİMLİĞİ FAKÜLTESİ AÇMAK; ÜLKE KAYNAKLARININ İSRAFI DEMEKTİR..!
Gaziantep Üniversitesi’ne bağlı Dişhekimliği Fakültesi açılmasına ilişkin Bakanlar Kurulu kararı, dünkü (31.10.2006) Resmi Gazete’de yayınlanmıştır.
Ağız ve diş hastalıklarından korunmanın yönteminin koruyucu uygulamalar olduğu temel ilkesi göz ardı edilerek, toplumun ihtiyaç ve talebinin ne olduğu doğru tespit edilmeden dişhekimliği fakültesi kurulması, ne AB kriterleri ile ne de bilimsel anlayışla örtüşmektedir.
Bir eğitim kurumu neden açılır? Ve hangi koşullar sağlandıktan sonra eğitim kurumu öğrenime başlamalıdır?
Dişhekimliği fakültesinin açılmasının nedeni; bilimsel araştırmalar yapmak ve bu süreçte toplumun diş ve dişeti hastalıklarının tedavi talebini karşılayacak olan dişhekimlerini yetiştirmektir. Bu noktada dişhekimi ihtiyacının olup olmadığının sorgulanması gerekmektedir.
Dişhekimlerinin kamuda ve özelde coğrafik dağılımının dengesizliğini ortadan kaldırmadan (bir dişhekimine İstanbul’da 2.115, Tokat-Pazar ilçesinde 18.537, Gaziantep-Nurdağı ilçesinde 41.753, Şanlıurfa- Viranşehir ilçesinde 42.169, İzmir’de 2.078 ve Tunceli Merkez’de 3.094 kişi düşmektedir), birkaç yüz milyar harcanarak yetiştirilen dişhekimlerinin işsiz oturmasına rıza göstermek, ayrıca birkaç 10 milyara açtıkları muayenehanelerinde çaresizlik içerisinde hasta beklemek zorunda bırakmak, devletin-halkın cebinden milyarlarca değerin boşa gitmesi anlamına gelecektir.
Öncelikle yapılması gereken; var olan fakültelerin ülke içi norm birliğinin sağlanması, ardından Avrupa Birliği müktesabatına uygun eğitim programının gerçekleştirilmesidir.
Bu karara “Evet” diyen başta YÖK olmak üzere, Milli Eğitim Bakanlığı ve Bakanlar Kurulu’nu, bir kez daha ülke kaynaklarının boşa harcanmaması için; bilimsel kriterlere uygun, objektif ve akil değerlendirmeler yapmaya davet ediyoruz.
Celal Korkut YILDIRIM
Türk Dişhekimleri Birliği
Genel Başkanı

